İş yerindeki insanlar sabrımızı zorluyor, üzerimize geliyorlar. Bunlara nasıl davranmalıyız?

Süre: 2 dk 35 sn

Cevap: Edep, terbiye almamış kişiler, zaafını tespit ettikleri birinin üzerine giderler. Böyle durumlarda kendini zelil duruma düşürmemeli ve de agresif durumada getirmemelidir. Gerektiği yerde, ileri gitmeden, gereken cevabını vermelidir. Bu adelettir, buyruluyor. İleri gidecek olunursa, zulüm olur, buyruluyor. Böyle zaafını tespit ettiklerinde onun üzerine giden edepten yoksun insanlar ona zulmetmeye kalkarlar. Bunlara gerekli cevap verilmezse, altyapıları da olmadıkları için anlamazlar. Ve kötülük yapma duyguları tahrik olur. Daha da üzerine gelirler. Onun için dinimiz, gerekli cevabı söylemeye izin vermiştir. Bu adalettir diye kitaplarda geçiyor. Hatrımıza; zulme uğrayıpta sükut eden âlimler gelebilir. Doğru, evliyadan böyle zatlarda var. Ama onların ki ayrıdır. Onlar kendilerini zillete düşürmezler. Dolayısıyla tahammül edilebilecekse sükut edilebilir veya gereken cevap verilir. İkiside caizdir. Ama bu dinleyicimiz sinir hastalığı olduğunu beyan etti. Dolayısıyla tahammül edemiyorsa susmamalıdır. İslam Ahlakı kitabında buyruluyor ki; “Bazen susmak, zâlimlerin zulmünün artmasına sebep olur. Onlara karşılığını verip, cesaretlerini kırmak gerekir.” Gereken cevap verildiği zaman üzerine gelenler, bu sefer bir durup düşünürler. Derler ki; tamam ben buna birşey söylerim ama o da karşılığını verir. Onun için birşey demeyeyim diye düşünüp, çekinir, korkarlar. Bu vesile ile kötülük yapamazlar. Başkasının üzerinede gidemezler. Netice olarak bunlarla ilişkiyi; rolantide tutmalı, orta yolda bulunmalıdır.

Yorum Yap