
Süre: 2 dk 54 sn
Cevap: Salih bir zattır. Ehl-i sünnettir. Öyle hüsnü zan ederiz. Kurslar açarak Kuran-ı Kerim’e çok hizmet etmiştir. Sevenleri de ehl-i sünettir. Hatta zaman zaman bahsettiğimiz Fazilet Takvimini’de talebeleri, sevenleri çıkarmıştır. Diyanetin 1982 yılında yaptığı hatayı, onlar yapmadı. Ecdadımızın yolundan giderek, hiçbir değişiklik yapmadılar. Fakat sevenleri arasında, bazı meseleleri kavramakta zorlananlar oluyor. Bu da altyapı noksanlığından kaynaklanıyor. Allahü teâlâ anlayışlarını arttırsın. Maalesef Süleyman Hilmi Tunahan hazretlerinin talebelerinden, sünnetleri kılarken kazaya niyet ve diş dolgusundan dolayı taklid konusunda mezhepsizlerin söylediklerine itibar edenler oluyor. Ve kurslardaki eğitim şekline dikkat etmeleri gerekiyor. Bugün İmam Hatiplerde de, Mahmud Efendi kurslarında da (ki onlarda ehl-i sünnettir), Süleyman Efendi kurslarında da, arapçayı öğrenenler arasında, vaaz ederken; Kuranı Kerim’i açıp ayet-i kerimeleri, hadis-i şerifleri okuyup, bunlara mânâ verenler oluyor. Bu çok yanlış zira mezhepsizlerin taktiğidir. Bunlara dikkat etmeleri gerekir. Zira ehl-i sünnetin usül yolu bu değildir. Ehl-i sünnet bir kimse vaaz edecekse, muteber fıkıh kitabını açar, oradan nakil yapar. Falan kitapta böyle buyruldu, Filan kitapta böyle buyruldu, falan tesfirde böyle anlatılıyor diye nakleder. Âyeti kerimeyi okuyup, kafasına göre mânâ vermek ise büyük cürettir ve tehlikelidir. Zira hadis-i şerifte, “Kim kendi düşüncesine göre Kuran-ı Kerimi açıklamaya kalkarsa kâfir olur” buyruluyor. Buna çok dikkat edilmesi gerekir.
Yorum Yap